Otto von Bismarck (1815-1898), 19. yüzyılda Almanya'nın birleşmesinde önemli bir rol oynamış, olağanüstü bir Alman devlet adamı, politikacı ve diplomattır. "Demir ve kan" politikası ve uluslararası politikada ustaca manevra yapması, 1871'de tek bir Alman devletinin kurulmasının temelini oluşturdu. Bismarck önemli bir miras bıraktı, bu miras günümüzde hala incelenmekte ve tartışılmaktadır.
Otto Eduard Levin von Bismarck, 1 Nisan 1815'te Şenhauzen'de, mülk sahipleri bir ailede doğdu. Lise öğrenimini tamamladıktan sonra Göttingen Üniversitesi'nde hukuk okudu. 1835'te Bismarck devlet memurluğuna girdi, ancak siyasi kariyeri 1847'de Prusya Parlamento'suna seçilmesiyle ciddi bir şekilde başladı.
Gençliğinde Bismarck, muhafazakâr fikirlerin savunucusuydu ve Prusya'nın Avrupa'daki gücünü pekiştirmesi gerektiğini düşünüyordu. Siyasi kariyeri hızla gelişti ve 1862'de Prusya Başbakanı olarak atandı. Bu atama, hem kendi hayatında hem de Almanya tarihindeki bir dönüm noktası oldu.
Bismarck'ın en önemli başarılarından biri, birçok Alman devletini tek bir Alman devletinde birleştirmesiydi. Stratejisi, Prusya'nın düşmanlarını ortadan kaldırmak ve birleşimi sağlamak için üç ana savaşı içeriyordu.
18 Ocak 1871'de Versailles'da Alman İmparatorluğu ilân edildi ve Wilhelm I imparator oldu. Bismarck, yeni imparatorluğun şansölyesi olarak görev aldı, böylece kendi konumunu ve etkisini güçlendirdi.
Şansölye olarak Bismarck, devleti güçlendirmeye yönelik aktif bir iç politika izledi. Aşağıdakiler de dahil olmak üzere bir dizi reform başlattı:
Uluslararası arenada Bismarck, diplomasi ve ittifaklar sistemi kullanarak Avrupa'da barışı korumaya çalıştı. Ayrıca şu gibi bir dizi anlaşma imzaladı:
Bismarck, Avrupa'daki istikrarın yalnızca Almanya'nın diğer büyük güçlerle dengede olduğu takdirde mümkün olacağına inanıyordu.
Ancak 1890'da, İmparator Wilhelm II'nin iktidara gelmesiyle birlikte Bismarck istifa etmek zorunda kaldı. Onun halefleri birçok fikrini reddetti ve daha agresif bir dış Politika izlemeye başladı. Bu durum, uluslararası durumun gerilmesine ve nihayetinde Birinci Dünya Savaşı'na yol açan faktörlerden biri oldu.
Otto von Bismarck ardında karmaşık bir miras bıraktı. Almanya'nın birleşmesine yönelik eylemleri ve reformları, ülkeyi Avrupa'nın önde gelen oyuncularından biri haline getirdi. Bununla birlikte, yöntemleri ve yaklaşımları otoriterlik ve manipülasyon nedeniyle eleştirildi. Birçok tarihçi Bismarck'ı olağanüstü bir politikacı olarak görse de, tarihsel rolü tartışmalı bir konu olarak kalmaktadır.
Otto von Bismarck, Almanya ve Avrupa tarihindeki en önemli figürlerden biridir. Hayatı ve kariyeri, ustaca politika ve diplomasi ile bütün halkların kaderini değiştirebileceğini gösteriyor. Bugün mirası incelenmeye devam ediyor ve yönetim ve politika konusundaki yaklaşımları, devlet gücü üzerine modern tartışmalarda hala güncelliğini koruyor.