Ermenistan devlet sisteminin tarihi, antik çağlardan modern döneme kadar önemli değişiklikler geçiren birçok yüzyılı kapsamaktadır. Ülkenin devlet sistemi, farklı kültürler, fetihler ve siyasi faktörlerin etkisi altında şekillendi. Bu makalede, antik Ermeni krallıklarından modern devlet yapısına kadar Ermenistan devlet sisteminin evriminin ana aşamalarını inceleyeceğiz.
Bilinen ilk Ermeni devleti, M.Ö. 9. yüzyılda, modern Ermenistan topraklarında Urartu krallığının kurulmasıyla ortaya çıktı. Urartu, Ermeni medeniyetinin öncüsü oldu ve erken devlet kurumlarının oluşturulmasında önemli bir rol oynadı. M.Ö. 5. yüzyılda Urartu'nun yerini alan Ermenistan krallığı, II. Tigran döneminde zirveye ulaştı ve Orta Doğu’da önemli toprakları kontrol eden güçlü ve etkili bir devlet haline geldi.
II. Tigran'ın düşüşüyle M.Ö. 1. yüzyılda, Ermeni krallığı dış tehditlerle karşılaşmaya başladı; bu tehditler arasında Roma ve Pers etkisi vardı. M.Ö. 4. yüzyılda Ermenistan, Hristiyanlığı devlet dini olarak kabul eden ilk ülke oldu. Bu olay, devletin yapısını önemli ölçüde etkileyerek, kilise ve devlet arasındaki bağı güçlendirdi. Orta Çağlarda Ermenistan, çeşitli imparatorluklar arasında bir mücadele konusu haline geldi ve bu durum siyasi sistemin değişmesine ve bağımsızlığın kaybına yol açtı.
15-17. yüzyıllarda, Ermenistan devleti Ermeni krallığı şeklinde yeniden bağımsızlık kazandı ve Osmanlı ve Pers imparatorluklarının sürekli baskısı altında varlığını sürdürdü. Bu dönem, dış tehditlere rağmen ulusal bilinçlenme ve kültürel gelişim açısından tanımlanır. Ancak 19. yüzyıl itibarıyla Ermenistan, Rus İmparatorluğu'nun kontrolü altına girdi ve bu, ülkenin devlet sisteminin gelişiminde yeni bir aşama oldu.
1917'deki devrim ve kısa bir bağımsızlık döneminin (1918-1920) ardından, Ermenistan Sovyetler Birliği'ne dahil edildi ve 1922'de bir Sovyet Cumhuriyeti haline geldi. Bu dönem, devlet gücünün yapısı açısından belirleyici oldu. Sovyet ve parti organları, yönetimin temel araçları haline geldi ve bu durum, ekonomi ve politikanın merkezi bir kontrol altında olmasına yol açtı. Devlet yapısı sosyalizm ilkeleri üzerine inşa edildi ve çoğu karar Moskova'da alındı.
Sovyetler Birliği'nin 1991'deki çöküşüyle Ermenistan yeniden bağımsızlık kazandı ve bu durum yeni bir devlet sisteminin oluşmasını gerektirdi. 1995'te kabul edilen Anayasa, parlamenter bir yönetim biçimi belirleyerek vatandaşların temel hak ve özgürlüklerini garanti altına aldı. Bu yeni sistemde, Cumhurbaşkanı devletin başı olurken, Ulusal Meclis yasama organı haline geldi. Ancak bağımsızlığın ilk yıllarında ülke ciddi sorunlarla karşılaştı; bunlar arasında ekonomik kriz, Azerbaycan'la savaş ve iç siyasi çatışmalar yer aldı.
Zamanla Ermenistan, demokratik kurumları güçlendirmek ve reformlar gerçekleştirmek için adımlar attı. 2015 yılında gerçekleştirilen bir dizi anayasa değişikliği, parlamenter yetkileri artırmaya ve Cumhurbaşkanı’nın yetkilerini azaltmaya yönelikti. Bu değişiklikler, siyasi istikrarı artırmayı ve demokratik süreçlerin gelişimine katkıda bulunmayı amaçladı. Ancak, yolsuzluk, ekonomik kaynak eksikliği ve dış tehditler gibi zorluklar, modern Ermenistan için güncelliğini korumaktadır.
Ermenistan devlet sisteminin evrimi, tarihi, kültürel ve siyasi faktörlerin etkisi altında birçok değişim yaşadı. Antik krallıklardan modern parlamenter devlete kadar, Ermenistan yeni zorluklara uyum sağlamaya devam etmekte ve ulusal bilincini, demokratik gelişim arzusunu korumaktadır. Ermenistan'ın geleceği, halkının ve yönetiminin iç ve dış zorluklarla başa çıkabilme yeteneğine bağlı olacak, bu süreçte zengin kültürel mirasını ve tarihini koruyacaktır.