Tacikistan, Orta Asya'da yer alan zengin ve çok katmanlı bir tarihe sahip bir ülkedir. Bu topraklar, en eski dönemlerden beri yerleşim yeri olmuş ve birçok kültürel ve politik değişime tanıklık etmiştir.
Tacikistan'ın tarihi, taş çağından başlamaktadır. Arkeolojik buluntular, bu topraklarda eski insanların yaşadığını göstermektedir. M.Ö. 3. ve 1. binyılda, modern Tacikistan topraklarında Baktriya ve Sogdiana gibi ilk medeniyetler ortaya çıkmıştır. Bu devletler, İpek Yolu üzerinde önemli ticaret merkezleri olmuştur.
7. ve 8. yüzyıllarda bölge, Arap hilafetinin bir parçası haline gelmiştir; bu da İslam'ın yayılmasına yol açmıştır. Bu dönemde Tacikistan, kültür ve bilim merkezi haline gelmiştir. 11. ve 12. yüzyıllarda, Buhara şehri ve diğer merkezlerde şiir ve felsefe gelişmiş, astronomi ve tıp gibi bilimler de ilerlemiştir.
13. yüzyılda Tacikistan, Moğol istilasına uğramıştır. Moğol orduları birçok şehri harap etmiş, bu da bölgenin önemli bir çöküş yaşamasına neden olmuştur. Ancak, yıkımlara rağmen Tacikistan'da kültür ve bilim, özellikle 14. ve 15. yüzyıllarda Timur (Tamerlane) döneminde gelişmeye devam etmiştir.
19. yüzyılın sonlarında Tacikistan, Rus İmparatorluğu'nun bir parçası haline gelmiştir. 1917 Ekim Devrimi'nden sonra Tacikistan, 1924'te Sovyetler Birliği’nin bir parçası olmuştur. Bu dönemde ülkede sanayileşme başlamış, altyapı ve eğitim geliştirilmiştir.
1991'de Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından Tacikistan bağımsızlığını ilan etmiştir. Ancak ülkede 1992-1997 yılları arasında süren bir iç savaş başlamıştır. Bu çatışma, büyük insan kayıplarına ve ekonomik yıkımlara yol açmıştır.
İç savaşın sona ermesinin ardından Tacikistan, yeniden inşa ve onarma sürecine girmiştir. Son birkaç on yılda ülke önemli ekonomik büyüme elde etmiştir, ancak hala siyasi istikrar ve sosyal adalet gibi birçok zorlukla karşı karşıyadır.
Tacikistan, müzik, dans, şiir ve mimari gibi kültürel mirasıyla ünlüdür. Ülke sınırları içinde İsmail Samani'nin türbesi ve eski Penjikent kenti gibi sayısız tarihi eser bulunmaktadır. Tacik kültürü, gelenekleri ve modernliği birleştirerek gelişmeye devam etmektedir.
Tacikistan tarihinin, binlerce yıl boyunca şekillenen karmaşık ve çok yönlü bir süreç olduğu söylenebilir. Zorluklara rağmen, ülke zengin bir kültürel mirasa ve daha fazla gelişim potansiyeline sahiptir.