Fransa'nın eski tarihi, tarih öncesi dönemlerden başlayarak, bölgenin Roma İmparatorluğu'nun bir parçası haline geldiği zamana kadar geniş bir dönemi kapsar. Bu, kültürün, toplumsal yapının ve politik yapıların oluşma dönemidir ve bunlar daha sonra Fransız devletinin gelişimini ve kimliğini etkilemiştir. Günümüz Fransası topraklarında farklı halklar yaşamıştır ve her biri bu ülkenin tarihi üzerinde iz bırakmıştır.
Günümüz Fransası topraklarında arkeologlar, antik insanların yaşamına dair birçok iz bulmuşlardır. Güney Fransa'daki ünlü Lascaux Mağarası gibi Paleolitik mağaralar, yaklaşık 17.000 yıl önceye tarihlenen kaya resimleri içermektedir. Bu resimler, avcılar ve toplayıcılar olan insanların yaşadığı dönemin vahşi hayvanlarını ve av sahnelerini tasvir etmektedir.
MÖ 10.000 civarında başlamış olan mezolitik dönemde, insanların yaşam tarzında önemli değişiklikler yaşanmıştır. Tarım ve yerleşik hayata geçiş yapmaya başlamışlardır. Vandal kültürü gibi neolitik kültürler, Fransa topraklarında hala görülebilen menhirler ve dolmenler gibi megali taşlar bırakmıştır.
MÖ 1. binyılda Fransa topraklarında Kelt kabileleri yerleşmiştir ve bunlar Galya kültürünün ve toplumunun temelini oluşturmuştur. Keltler, metal işçiliği, seramik ve ticaret konusundaki ustalıklarıyla tanınmışlardır. Liderlikler ve kabile birliği gibi karmaşık sosyal yapılar oluşturmuşlardır.
Galya, belgeler, akvitainer ve gallar gibi birçok kabileden oluşuyordu; her biri kendi geleneği ve diliyle ayrışıyordu. Keltler, "yükselen" olarak bilinen ilkel bir yazı sistemi kullanıyorlardı, ancak bu kullanım sınırlıydı ve bilgilerin aktarımında ana yöntem sözlü gelenek olarak kalmıştır.
MÖ 58 yılında Jül Sezar, Galya'yı fethetmeye başlamış ve bu fetih MÖ 50 yılına kadar devam etmiştir. Galya Savaşları sonucunda Galya, Roma İmparatorluğu'na katıldı ve Narbonna Galya, Lugdunum Galya ve diğerleri gibi birkaç eyalete ayrıldı. Romalılar, kültürel, politik ve ekonomik sistemlerini beraberinde getirerek yerel halkın yaşamında önemli değişikliklere yol açmıştır.
Romalı yönetimi altında Galya, önemli bir gelişim süreci yaşadı. Altyapı geliştirilmiş: yollar, su kemerleri ve şehirler inşa edilmiştir. Lyon, Arles ve Nîmes gibi birçok Galya şehri önemli ticaret merkezleri haline gelmiştir. Roma kültürü yerel halk üzerinde derin bir etki bırakmış ve birçok Galyalı, Latince dilini ve Roma geleneklerini benimsemiştir.
M.S. 1. yüzyılda Hristiyanlık Galya topraklarında yayılmaya başlamıştır. ilk Hristiyan toplulukları, Lyon ve Arles gibi büyük şehirlerde ortaya çıkmıştır. Hristiyanlık, 313 yılında İmparator Büyük Konstantin'in, inanç özgürlüğünü garanti eden Milano Fermanı'nın yayınlanmasıyla resmi bir statü kazanmıştır.
Hristiyanlığın yayılmasıyla birlikte, eğitim ve kültürde önemli roller üstlenen piskoposluk ve manastırlar ortaya çıkmıştır. Hristiyanlık sosyal ve politik yapılara da etki etmiştir ve birçok yerel lider ve hükümdar, Hristiyanlığı devlet dini olarak kabul etmeye başlamıştır.
M.S. 5. yüzyılda, Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşünden sonra, Galya topraklarında çeşitli barbar krallıkları ortaya çıkmıştır. Gotlar, Franklar ve diğer kabileler, eski imparatorluk topraklarını fethetmeye ve kendi yönetimlerini kurmaya başlamışlardır. Franklar, Kral Clovis'in liderliğinde güçlü bir krallık kurmuş ve bu krallık, gelecekteki Fransa'nın temeli olmuştur.
Bu dönemde, prensler ile vasalları arasında var olan vasal ilişkilerine dayanan feodal sistem oluşmaya başlamıştır. Bu düzen, birçok yüzyıl süresince varlığını sürdürecek sosyal yapının temelini oluşturmuştur ve devletin gelişiminde etkili olmuştur.
8. yüzyılda Frank krallığı, 800 yılında Batı Roma İmparatorluğu'nun imparatoru olarak taç giymiş olan Büyük Karl'ın yönetimi altında en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Onun yönetimi, Batı Avrupa'nın büyük bir kısmının birleştiği ve Orta Çağ devletinin temellerinin atıldığı dönemi simgeler. Büyük Karl, Hristiyanlığın yayılmasına yardımcı olmuş ve eğitim ile kültürün gelişimini desteklemiştir.
Büyük Karl'ın 814 yılında ölümünden sonra, imparatorluğu torunları arasında bölünmüş ve bu durum yeni çatışmalara ve iktidar mücadelelerine yol açmıştır. Zamanla sınırlar ve politik yapılar ortaya çıkmış ve bunlar gelecekteki Fransa'nın temelini oluşturmuştur.
Fransa'nın eski tarihi, çeşitli kültürlerin ve medeniyetlerin iç içe geçtiği karmaşık ve çok katmanlı bir süreçtir. Tarih öncesi çağlardan güçlü Frank devletinin kuruluşuna kadar, bu dönem ülkenin gelecekteki gelişiminin temelini atmıştır. Eski Fransa'nın mirası, modern toplumu ve kültürü etkilemeye devam etmekte olup, bu dönemin incelenmesi, Fransa'nın bugünkü kimliğini anlamak için önemlidir.