Aşoka Büyük (m.ö. yaklaşık 304-232) Maurya hanedanının üçüncü hükümdarı ve Hindistan tarihinin en ünlü imparatorlarından biridir. Saltanatı, Hindistan alt kıtasının büyük bir bölümünü kapsadı ve hem siyasi hem de kültürel tarih açısından önemli bir dönem olmuştur.
Aşoka, Maurya hanedanının kurucusu olan İmparator Chandragupta'nın ailesinde doğmuştur. Birçok oğuldan biri olan Aşoka'nın iktidara giden yolu zor olmuştur. Gençliğinde sertlik ve hırslılık göstermiştir; bu da muhtemelen tahta çıkma arzusundan kaynaklanıyordu. Babasının ölümünden sonra, tahtı ele geçirmek için kardeşlerini öldürmüş ve iç çatışmaları bastırmıştır.
Aşoka'nın erken döneminin en bilinen olayı, m.ö. 261 civarında gerçekleşen Kalinga Savaşı'dır; burada önemli bir zafer kazanmıştır. Ancak bu savaşın korkunç sonuçları olmuştur: on binlerce insan ölmüş ve Aşoka, acılara tanıklık ettikten sonra derin bir iç dönüşüm yaşamıştır. Şiddetsizliğin ve Budizm'in savunucusu olmuştur.
Kalinga Savaşı'ndan sonra Aşoka, devlet yönetiminde bir değişiklik yapma kararı almıştır. Yönetimi, uygulamaya koyduğu ilkelerle tanınmıştır:
Aşoka, Budizm'i aktif olarak destekleyen ilk hükümdarlardan biri olmuştur. Sadece Hindistan'da Budizm'in yayılmasına katkıda bulunmakla kalmamış, aynı zamanda Sri Lanka gibi diğer ülkelere misyonerler göndererek Budist öğretileri yaymıştır. Sonuç olarak, Budizm bu bölgede önde gelen dinlerden biri haline gelmiştir.
Aşoka ayrıca zengin bir kültürel miras bırakmıştır. Kendisinin talimatlarını ve felsefi düşüncelerini içeren birçok sütun ve yazıtın inşa edilmesini emretmiştir. Bu, o döneme ait önemli arkeolojik buluntular ve hükümdarlığının sembolleri haline gelen, süslemelerle zenginleştirilmiş anıtlardır.
Aşoka'nın ölümünden sonra imparatorluğu yavaş yavaş çöküşe geçmiştir. Torunları iktidarı sürdürememiş ve Maurya hanedanı dağılmıştır. Ancak Aşoka'nın şiddetsizlik, sosyal adalet ve dini hoşgörü konusundaki fikirleri, Hindistan kültürü ve politikası üzerinde yüzyıllar boyunca etki göstermeye devam etmiştir.
Aşoka Büyük, Hindistan tarihinin en dikkate değer figürlerinden biri olmaya devam etmektedir. Hayatı ve yönetimi, güç ve sorumluluğun derin ahlaki prensiplerle nasıl bir araya gelebileceğini göstermektedir. O, barış içinde bir arada yaşama umudunun ve günümüzde de geçerli olan yüksek ideallerin bir sembolüdür.
Mirası insanları etkilemeye devam etmektedir ve şiddetsizlik ile adalet konusundaki öğretileri her zamankinden daha geçerlidir. Bu anlamda Aşoka Büyük, yalnızca önemli bir tarihi figür değil, aynı zamanda gelecek nesiller için bir ahlaki rehberdir.