Güneybatı Afrika'da yer alan Angola, petrol, elmas ve doğalgaz gibi önemli doğal kaynaklara sahiptir. Ülkenin ekonomisi son on yıllarda ciddi değişiklikler geçirmiştir, özellikle 2002 yılında iç savaşın sona ermesinden sonra. Petrol endüstrisi ekonomik büyümenin ana motorudur, ancak hükümet, petrol ihracatına olan bağımlılığı azaltmak için ekonomiyi çeşitlendirmeye çalışmaktadır.
Dünya Bankası verilerine göre, Angola'nın 2021 yılı gayri safi yurt içi hasılası (GSYİH) yaklaşık 66,5 milyar ABD dolarıdır ve bu ülkeyi dünya ekonomisi sıralamasında 84. sıraya yerleştirmektedir. Ancak son yıllarda ekonomik büyüme dalgalı olmuştur. 2020 yılında ülkenin ekonomisi, petrol fiyatlarındaki düşüş ve COVID-19 pandemisinin etkileri nedeniyle %4 oranında küçülmüştür, ancak 2021 yılında bir toparlanma başlamış ve GSYİH %1,3 artıştır.
Petrol, Angola ekonomisinde anahtar bir rol oynamaktadır; ihracatın %90'ından fazlasını ve devlet gelirlerinin yaklaşık %60'ını oluşturmaktadır. Ana petrol yatakları kıyı açıklarında yer almaktadır ve Chevron, Total ve ExxonMobil gibi birçok büyük uluslararası şirket ülkede aktif olarak çalışmaktadır. Angola, Afrika'nın en büyük petrol üreticilerindendir ve rezervleri 7 milyar varil olarak değerlendirilmektedir. Angola hükümeti, petrol sektöründe yabancı yatırımları çekmek için etkinlik artırmak ve yatakların geliştirilmesi için aktif adımlar atmaktadır.
Elmaslar, Angola'nın ekonomisinde önemli bir yer tutmakta ve ihracattan önemli gelir sağlamaktadır. Ülke, elmas üretiminde dünya genelinde 5. sırada yer almaktadır. Elmas üretimi yapan başlıca şirketler arasında ülkenin en büyük elmas üreticisi olan Sociedade Mineira de Catoca bulunmaktadır. Angola hükümeti, elmas endüstrisine yatırımları çekmek için, maden geliştirme için özel bölgeler kurma ve altyapıyı iyileştirme gibi önlemler almaktadır.
Petrol ve elmaslara olan bağımlılığına rağmen, Angola'da tarım hala ekonominin önemli bir sektörüdür. Nüfusun yaklaşık %70'i tarımla uğraşmakta olup, bu da yerel halk için gıda güvenliği ve gelir kaynakları sağlamaktadır. Ana tarımsal ürünler arasında mısır, sorgum, pirinç ve kahve bulunmaktadır. Ancak, altyapı, teknoloji ve krediye erişim eksiklikleri nedeniyle ülkedeki tarımsal üretim düzeyi potansiyel imkanların oldukça altındadır.
İç savaşın sona ermesinin ardından Angola hükümeti, çatışma sırasında tahrip olan altyapının restore edilmesi ve modernizasyonu için adımlar atmıştır. Yollar, köprüler, havaalanları ve limanların inşası, hükümet için öncelik haline gelmiştir. Luanda ve Lobito limanlarının modernizasyonu ve ülkedeki bölgeler arası bağlantıyı geliştirmek için ulaşım altyapısının geliştirilmesi önemli projeler olmuştur.
Angola hükümeti, yabancı yatırımları çekmek için vergi muafiyetleri ve iş ortamında kolaylık sağlamaktadır. Ancak, yolsuzluk, bürokrasi ve istikrarsız siyasi durum gibi bir dizi sorun, yatırımcıları caydırabilir. Son yıllarda hükümet, izin ve lisans almak için "tek pencere" sistemi gibi iş ortamını iyileştirmek için adımlar atmıştır.
Önemli doğal kaynaklara ve ekonomik potansiyele rağmen, Angola ciddi sosyal sorunlarla karşı karşıyadır. Ülkedeki yoksulluk oranı yüksek kalmaya devam etmekte ve nüfusun önemli bir kısmı asgari yaşam standardının altında yaşamaktadır. Dünya Bankası verilerine göre, Angola nüfusunun yaklaşık %30'u aşırı yoksulluk içinde yaşamaktadır. Ayrıca, ülke genç nüfus arasında yüksek işsizlik oranlarıyla da mücadele etmektedir.
Angola'nın ekonomik verileri, doğal kaynakların ekonomik büyümede önemli bir rol oynadığı karmaşık bir tabloyu yansıtmaktadır. Petrol sektörü ekonominin ana motoru olmaya devam etmekle birlikte, hükümet çeşitlendirme ve iş yapma şartlarının iyileştirilmesine yönelik çabalarını sürdürmektedir. Sürdürülebilir gelişimi sağlamak ve halkın yaşamını iyileştirmek için aşılması gereken ciddi sosyal zorluklar bulunmaktadır. Angola ekonomisinin geleceği, büyük ölçüde ülkenin kaynaklarını etkin bir şekilde yönetme ve diğer sektörlerin gelişimi için yatırım çekme yeteneğine bağlıdır.