Orta Çağlar, yaklaşık VI'dan XV. yüzyıla kadar uzanan bir dönemdir ve Kazakistan'ın siyasi, sosyal ve kültürel hayatında önemli değişikliklerle karakterize edilmektedir. Bu dönem, göçebe imparatorlukların yükselişi, yeni etnik grupların oluşması ve komşu devletler ve medeniyetlerle aktif etkileşim ile belirginleşmiştir.
Orta Çağların başlarında, günümüz Kazakistan toprakları çeşitli göçebe kabileler ve halklar tarafından yerleşilmiştir; bunlar arasında Türkler, Uygurlar, Sakalar ve Hunlar bulunmaktadır. Bu halklar, bölgenin tarihinde önemli bir rol oynayan birçok kabilesel birleşme oluşturdu. En bilinen göçebe birliklerden bazıları şunlardır:
Göçebe halklar hayvancılıkla, avcılıkla ve toplamayla uğraşarak, bozkırların sert iklim koşullarında hayatta kalmayı başardılar. Güçlü kabilesel birleşmelerin oluşumu, bölgede güç ve etki alanlarını güçlendirdi.
Kazakistan Orta Çağlar boyunca, Büyük İpek Yolu gibi önemli ticaret yollarının kesişim noktasında yer almış, bu da ticaretin ve kültürel alışverişlerin gelişmesine katkıda bulunmuştur. Bu etkileşim, yeni teknolojilerin, fikirlerin ve dinlerin yayılmasına yardımcı olmuştur. Kazakistan, aşağıdaki medeniyetlerle aktif bir etkileşim içinde bulunmuştur:
VII. yüzyıldan itibaren Kazakistan'da aktif bir İslamlaşma süreci başlamış, bu da kültür ve toplumu önemli ölçüde etkilemiştir. İslam, kabileler ve halklar arasında birliği sağlamada başlıca din haline gelmiştir. İslamlaşma birkaç aşamada gerçekleşmiştir:
İslam, yalnızca dini hayatı değiştirmekle kalmamış, aynı zamanda Kazakistan'ın kültürüne, mimarisine ve sanatına da önemli etkilerde bulunmuştur. Camiler ve medreseler inşa edilmiş, ayrıca İslam bilimi ve edebiyatı da gelişmiştir.
XIII. yüzyılda Altın Orda'nın kurulmasıyla birlikte, Kazakistan Moğol fethedicilerinin etkisi altına girmiştir. Altın Orda, Orta Asya'daki çeşitli kabileleri ve halkları, Kazaklar dahil, birleştiren güçlü bir imparatorluk haline gelmiştir. Altın Orda'nın Kazakistan üzerindeki etkileri şu alanlarda kendini gösterdi:
Ancak, XIV-XV. yüzyıllarda Altın Orda'nın zayıflamasıyla birlikte imparatorluğun parçalanması ve dağılması süreci başlamış, bu da Kazak Hanlığının gibi yeni siyasi oluşumların ortaya çıkmasına yol açmıştır.
XV. yüzyılda Kazakistan topraklarında Kazak Hanlığının oluşumu başlamış, bu, Kazak hanlarının liderliğinde göçebe kabilelerin birleşmesinin bir sonucu olmuştur. Hanlığın oluşumundaki ana aşamalar şunlardır:
Kazak Hanlığı, geleneklerini ve kültürünü komşu halkların etkisine rağmen koruyan göçebe medeniyetinin önemli bir merkezi haline gelmiştir.
Orta Çağlar, Kazakistan tarihinin önemli bir dönemiydi; bu dönemde siyasi, sosyal ve kültürel hayatta önemli değişiklikler yaşandı. Bu dönem, Kazak halkının benzersiz kimliğinin ve kültürel geleneklerinin şekillenmesinin başlangıcını oluşturdu. Farklı medeniyetlerle etkileşim, İslamlaşma ve Kazak Hanlığı'nın oluşumu, ülkenin ve halkın geleceği üzerinde derin etkiler bırakmıştır.