Cezayir, binlerce yılı kapsayan zengin ve çok katmanlı bir tarihe sahip bir ülkedir. Afrika'nın kuzeyinde yer alan Cezayir, kıtanın en büyük ülkesi olup, Fenikeliler, Romalılar, Araplar ve Fransızlar gibi birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır.
Cezayir'in tarihi, Berberi kabilelerinin yaşadığı antik dönemlerle başlar. M.Ö. 3. yüzyılda Fenikeliler, ünlü Kartaca şehri de dahil olmak üzere sahilde birkaç ticari koloniyi kurdular. Daha sonra, M.Ö. 1. yüzyılda Romalılar bu bölgeyi fethederek Roma İmparatorluğu'nun bir parçası haline getirdiler. Cezayir, ticaret ve kültürün önemli bir merkezi oldu ve Romalılar Tlemcen ve Tizi gibi birçok şehir inşa ettiler.
7. yüzyılda Arap fethiyatçıları İslam'ı Cezayir'e getirdi. Bu din, egemen hale geldi ve kültür ile toplum üzerinde derin bir etki bıraktı. Takip eden yüzyıllarda, Berberi kabileleri birleşerek Hafsiler ve Zayânîler hanedanları gibi güçlü devletler kurdular.
16. yüzyılda Cezayir, Osmanlı İmparatorluğu'nun bir parçası haline geldi. "Cezayir korsanları" olarak bilinen korsan akınları, Cezayir'i deniz korsanlığının merkezi haline getirdi ve Avrupa devletleriyle çatışmalara yol açtı. Buna rağmen, Cezayir Osmanlı İmparatorluğu içinde nispeten özerkliği ve refahı korudu.
1830 yılında Fransa, Cezayir'i kolonileştirmeye başladı ve bu durum yerel halktan sert çatışmalara ve direnişlere neden oldu. Cezayir, Fransız kolonisi olarak ilan edildi ve sömürgeleştirme yaklaşık 132 yıl sürdü. Fransız otoriteleri kültürlerini ve dillerini dayatmaya çalışırken, bu durum Berberi ve Arap nüfusu arasında hoşnutsuzluk ve protestolara yol açtı.
20. yüzyılın ortalarında, küresel anti-sömürgeci ruh hali içinde Cezayir'de milli kurtuluş hareketi başladı. 1 Kasım 1954'te Cezayir Ulusal Kurtuluş Ordusu (FLN), Fransa'ya savaş ilan etti. Cezayir Savaşı (1954-1962) olarak bilinen çatışma, kanlı ve acımasızdı. Savaşın sonucunda, 5 Temmuz 1962'de Cezayir bağımsızlık kazandı.
Bağımsızlığın kazanılmasının ardından Cezayir, siyasi istikrarsızlık, ekonomik zorluklar ve 1990'larda iç savaş gibi birçok sorunla karşılaştı. Ancak ülke zamanla ekonomisini ve siyasi sistemini yeniden yapılandırdı. Bugün Cezayir, zengin kültürel mirası ve petrol ile gaz gibi çeşitli doğal kaynaklarıyla bağımsız bir devlettir.
Cezayir kültürü, Berberi, Arap, Fransız ve diğer çeşitli geleneklerin bir sentezidir. Ülkenin müziği, edebiyatı ve sanatı zengin ve çeşitlidir. Cezayir ayrıca, Tlemcen'deki Roma kalıntıları ve Jerma'daki antik yerleşimler gibi tarihi anıtlarıyla da ünlüdür.
Cezayir'in tarihi, bağımsızlık mücadelesi, kültürel çeşitlilik ve halkın direnişi hikayesidir. Bu ülke, geçmişin zorluklarını aşarak ve geleceğini şekillendirerek gelişmeye devam etmektedir.