Trigonometri, matematik ve geometri kesişiminde yer alan bir bilimdir ve üçgenlerin açıları ile kenarları arasındaki ilişkileri inceler. Antik Yunan'da, M.Ö. 2. yüzyıldan itibaren, trigonometriyi geliştiren temel fikirler oluşmaya başladı. Üçgenlerin astronomi ve coğrafya bağlamında incelenmesi, bu alanda aktif araştırmaları teşvik etti.
Antik Yunan medeniyeti, klasik dönemde zirveye ulaştığında bilime ve matematiğe büyük bir ilgi gösterdi. Matematiksel bilgilerin uygulanması, navigasyon ve astronomik gözlemler gibi pratik sorunların çözümünde yardımcı oldu. Trigonometri, yıldızların ve gezegenlerin daha hassas bir şekilde konumlarını belirlemek isteyen astronomlar için gerekli bir araç haline geldi.
Trigonometri'nin gelişiminde önemli figürlerden biri olan Hipparkhos (Hipparch), M.Ö. 190-120 yılları arasında yaşamıştır. İlk trigonometri tablo’sunu oluşturarak temel açıların değerlerini belirtmiştir. Bu tablolar, astronomların gökyüzü cisimlerinin ufuk üzerindeki yüksekliklerini daha doğru bir şekilde hesaplamalarını sağlamıştır.
Antik Yunanlılar trigonometri fonksiyonlarını tanımlamak için daire kullandılar. Hipparkhos, daire içindeki üçgenlerin kenarları ve açıları arasındaki ilişkileri inceledi. Ayrıca 90, 180 ve 360 derece açıların özelliklerine dikkat çekerek, sinüs ve kosinüs fonksiyonlarının daha ileri araştırmalarının temelini attı.
Erken dönem trigonometri fonksiyonları arasında, bugün sinüs ve kosinüs dediğimiz fonksiyonlar özel bir yer tutuyordu. Bunlar, üçgenlerin kenarları ile içlerindeki açıları arasındaki ilişkilere dayanıyordu. Terimler daha sonra ortaya çıkmış olsa da, temel fikirler birim çember üzerindeki segmentlerin ölçülmesine dayanıyordu ve bu, trigonometri fonksiyonlarının temelini oluşturdu.
Yunanlılar, üçgenlerin açıları ve kenar uzunluklarını hesaplamak için çeşitli yöntemler ve algoritmalar geliştirdiler. Gerekli değerleri bulmak için geometrik inşaatlar ve cebirsel teknikler kullandılar. Açıların değerlendirilmesi ve yakınsama yöntemleri, özellikle astronomide ölçümlerin hassasiyetinin kritik olduğu durumlarda büyük önem taşıyordu.
Antik Yunan bilim insanlarının çalışmaları, matematik ve astronominin ilerlemesi üzerinde önemli bir etki yarattı. Yaklaşımları ve fikirleri, Orta Çağ'da Arap matematikçileri ve ardından Rönesans döneminde Avrupa bilim insanları tarafından benimsendi. Bugün trigonometri fonksiyonları sadece astronomide değil, fizik, mühendislik, bilgisayar grafiği ve birçok diğer alanda kullanılmaktadır.
Antik Yunan'da trigonometriyi incelemek, matematiğin gelişiminde önemli bir aşama olmuştur. O dönemdeki bilim insanlarının başarıları modern matematik ve astronominin temellerini atmıştır. Açıların ve kenarların ilişkileri üzerine bir bilim olarak trigonometri, farklı bilim disiplinleri üzerinde büyük etkiye sahip önemli bir bilgi alanı olmaya devam etmektedir.